PROF.DR.OSMAN ÖZTÜRK
  Alim Amildir
 

“…Allah’ın kulları içerisinde O’ndan sadece âlimler korkar ve sakınır. Şüphesiz Allah, gücünü geçirir ve bol bol yarlığar.” (Fâtır, 28)

Âlim sadece bilen demek değildir. Gerçek âlim; ilim tahsil eden, sonra bu bilginin ışığında tefekkür eden, bakmakla yetinmeyip görmeye çalışan ve sonunda bir senteze ulaşıp, kafasında ve gönlünde yakîn hâsıl olandır. Artık o, ezberci değildir, olan –bitenlere sathi/yüzeysel bakan hiç değildir. Sadece bilgi nakli yapan bir araç da olamaz. Hakiki âlim; baktığında derin bakacak, yani görecek, düşündüğünü derin düşünecek, yani anlayıp idrak edecek, bilgisini hazm edip içine sindirecek, yani onu yaşayacaktır. Böyle olunca
da Allah’tan; nasıl korkup sakınılacağını ve O’nun daima üstün
olacağını herkesten iyi bilecektir.


İslâm nazarında ilim; amel etmek için, yani hayat içindir.
Bunu en iyi bilecek ve tatbik edecekler de, gerçek âlimlerdir.
Ulemâ (âlimler) ilmiyle âmil olursa; ümera (yöneticiler) âdil ve
salih olur. Dolayısıyla cemiyet yapısı sağlam olacağından, huzurlu
bir hayat sağlanmış olur.


Allah’tan korkan gerçek âlim, hiçbir zaman hakkı ketmedemez/
saklayamaz. Konuşulması gereken yerde konuşur ve
neticesine katlanır. Hatır için, nezâket icabı, koltuk sevgisi ve
ikbal hırsı uğruna; yutkunmaz ve dalkavukluk yapmaz. Çünkü,
Allah’tan korkanların dünyalık endişeleri olmaz. “Allah kendisinden
hakkıyla korkanlar için, çıkış ve halâs yolu gösterir.”
(bkz. Talâk, 2)


Allah’tan korkup, gerçeği söylemekten çekinmeyen âlimler
ictimâî hayatın sigortasıdır. Bugünlerde buna ne kadarda
muhtacız..

Prof.Dr.Osman Öztürk

 
  Bugün 1 ziyaretçi burdaydı!  
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol